İrlanda'nın yeşilin her tonuyla bezenmiş kıyılarına ayak basan Fiona, büyülü bir dünyanın kapılarını araladığını anlar. Eski taş evlerin arasında dolaşırken, nefes kesici manzaraların arasında kaybolurken, kalbinin ritmi İrlanda'nın müziğiyle senkronize olur. Sonra Sean’ı görür; gözleri okyanusun derinliği kadar mavi, gülümsemesi güneşin sıcaklığı kadar iç ısıtan, bir İrlanda’lı bekar baba. Sean, Fiona’yı sadece İrlanda'nın gizli köşelerine değil, aynı zamanda kendi kalbine de götürür. Yaşamın dingin akışına, doğaya olan derin bağlılığına ve büyüleyici hikayelerine tanık olur Fiona. Bu yolculukta, kayıp umudunu yeniden bulur, kalbi şifa bulur ve İrlanda’nın yeşil toprakları arasında yepyeni bir hayatın tohumlarını eker.