İstanbul'un kalbinde, çarpık sokaklarında ve renkli hayatında kaybolmuş, espri anlayışı kadar bahtı da kıvrımlı Kara Kenan'ın hikayesi, bir fırtına öncesi sakinliğe benzer. Don Vito Corleone'nin zekasını, Tony Soprano'nun ani öfkesini, Thomas Shelby'nin soğukkanlılığını ve atalarından gelen gözü pek ruhuyla harmanlayan Kara Kenan, hayatını bir dizi trajikomik olaylar dizisi olarak yaşıyor. Bir yandan şehrin karanlık dehlizlerinde dolaşırken, diğer yandan kahkaha dolu anlar yaşıyor; çünkü Kara Kenan için hayat, bir tür absürt komedi filminde oynanan bir rol gibidir; ve o, hem yönetmen hem de başrol oyuncusudur.